You had arrived after me Anlamı: Sen benden sonra varmıştın.
She had lived in five different countries . 5 farklı ülkede yaşamıştı
She had earned their love . onların sevgisini kazanmıştı
We had discovered the solution . Biz çözümü keşfetmiştik.
They had lived together . onlar beraber yaşamışlardı
I had arrived at work . işe varmıştım
She had earned a car . o bir araba kazanmıştı
My brother had earned more than my father . kardeşim babamdan daha fazla kazanmıştı
You had arrived after me . benden sonra ulaşmıştın.
We had known the answer Biz cevabı bilmiştik .
The architect had discovered the old museum . mimar eski müzeyi keşfetmişti
I had not assumed anything . Ben hiçbir şey farz etmemiştim .We had known this artist . biz bu sanatçıyı bilmiştik
I'd assumed the same. Ben de aynısını farz etmiştim .
lived, discovered, arrived, assumed, earned, known